12 Şubat 2010 Cuma

disney live! fotoları

çok güzel bir gösteriydi..hayranlıkla ve heyecanla izledik.


veee tüm karakterler
külkedisi
güzel ve çirkin

off ne zaman başlayacak gösteri!



ooooooo...











11 Şubat 2010 Perşembe

bu ayki poje :)



resimleri sabah acele çektiğim için çok iyi çıkmadı!
üzerindeki Ela yazısını kendisi yazdı :)








şu anlaşılmayan Ela alfabesini kendi yarattı.. ben altına tercüme ettim..


Ela'nın dört yaşında olduğuna bakmayın..yeni yuvasında her ay bir proje hazırlanıyor. Geçen ay konu "kış"tı.. Evdeki atık malzemelerden kardan adam yapmıştık..beraber ..aslında pek bize izin vermiyor yapabildiği kadarını kendi yapmak istiyor :)

Bu ay konu "sevgi" ..

Sabah giderken anne bu benim ikinci "pojem" değil mi diye sordu? Evet bitanem bu senin ikinci "pojen" :))











10 Şubat 2010 Çarşamba

pembe panjurlu ev..


yok yok, öyle pembe panjurlu ev falan değil istediğim...


sadece büyük bir mutfağım olsa.. o zaman belki daha bir hevesli yemek yaparım

şöyle kocaaaman bir balkonum olsa.. masam, sandalyem, güzel çiçeklerim..güzel aksesuarlarım..vss

bana ait ayrı bir odam olabilse..içinde hobi malzemeleri vss olan

camı açınca sadece kuş sesleri duysam..insan sesi değil..


biraz yeşillik görsem, beton değil..


tabiki şimdi de mutluyum ama,
.. insan hayal kurabildiği sürece yaşar, değil mi?

disney live!


Yaklaşık bir ay önce Disney müzikali geliyor diye bin tane reklam dönüyordu tv'de. Tabii Ela hiç kaçırmaz..annee ben buna gitmek istiyorum dedi..ben bakarız demiştim.. tabii fiyatları görünce 100 küsür..iki kişi 200..çok pahalı ancak bir yerden bilet bulursak olur dedim..tabii bunu o ne kadar anladı bilemem..
neyse babasıyla prenses dergisi almışlar..o dergi çekilişe bilet veriyor..
Bende msg attım vee Ela kazandı :) çok sevindi ama bir ay sonrasına!
İşte o gün geldi çattı.. hergün ne zaman gidicez diye soruyordu..yarın gidiyoruz..saat 18:30 da
o kadar heyecanla uyudu ki :)
yorumlar ve resimler yarın ....

daha ne olsun?

Öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama
Yarım saat erkene kurulsun saatin.
Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin..
Pencerini aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin...
Yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü serin serin...
Geceden hazır olsun, yarın ne giyeceğin.
Ona harcayacağın vakitte bir dilim ekmek kızart,Çek kızarmış ekmek kokusunu içine,Bak güzelim kahvaltının keyfine.
Ayakkabıların boyalı olsun, kokun mis,Önce sana güzel gelsin aynadaki siluetin..
Çık evinden neşeyle, karşına ilk çıkana gülümse, aydınlık bir gün dile.
Sonra koş git işine, dünden, önceki günden,Hatta daha da eskiden yarım ne kadar işin varsa hepsini tamamla,Ohhh şöyle bir hafifle
Bir güzel kahve ısmarla kendine,seni mutlu eden sesi duymak için "alo "de
Hiç işin olmasada öğle üzeri dışarı çık
Yağmur varsa ıslan, güneş varsa ısın, hatta üşü hava soğuksa...
Yürü, yürürken sağa sola bak, öylesine değil, görerek bak
Çiçek görürsen kokla ,köpek görürsen okşa,çocuk görürsen yanağından makas al.
Sonra,şöyle bir düşün, kimler sana yol açtı,sen çok dar da iken kimler seni ferahlattı,hani kapını kimsenin çalmadığı günlerde kimler kapını tıklattı?
Ne kadar uzun zamandır aramadın onları değil mi?
Hadi hemen uğrayabilirsen uğra, arayabilirsen araHatırlarını sor, öyle laf olsun diye değil, kucaklar gibi sor..
Bu sadece onların değil, senin de yüreğini ısıtacak,yüzünde güller açtıracak.
Günün güzeldi değil mi?
Akşamın da güzel olsun..Yemeğin ne olursa olsun, masanda illaki kumaş örtü olsun..
Saklama tabakları, bardakları misafire
Sizden ala misafir mi var bu dünyada
Ailecek kurulun sofraya, öyle acele acele değil,vazife yapar gibi hiç değil,Şöyle keyife keyif katar gibi, lezzete lezzet katar gibi,eksik bıraktıklarını tamamlar gibi tadına var akşamının..
Gece evinde, dostların olsun
Sohbetin yemeğin, kahkahan olsun..
Arkadaşım,hayat bu daha ne olsun?Ama en önce ve illa ki sağlık olsun!

Can Yücel